10 Mayıs 2019

Sana en uzak taş...
Yol sensin dedi. Yol sensin, yetinme! Yoksa sen bir kaybedensin. İçindeki merdiveni bir tek sen çıkabilirsin. Her seferinde bir basamak… “ Peki yarın?” diye sordu... Öyle bir sordu ki cevap bekler bir hali yoktu. Saç diplerimden sırtıma, ayak parmaklarımın ucuna kadar sanki bir kartalın tüyü gezindi. Hipnozdan çıkmış gibiydim… Yutkundum. Ellerim uyandı hafif. Öylece ne kadar kaldım bilmiyorum. Müziği duymaya başladım. James’den “Tomorrow” çalıyordu.
Her yer kırmızıydı… Nar kırmızısı… Kırmızının böyle bir tonu olabilir mi? Oluyor işte… Mucize!