31 Ocak 2015


"unutmak kelimesi undan çıkmış. bildiğimiz un yani, hamur işi, öyleymiş. unutmak için un ufak etmek gerekiyomuş. birini bütün olarak unutamazmışsın zaten, öyle pat diye unutamazmışsın. öyle yavaş yavaş gidermiş, yavaş yavaş unuturmuşsun. gözleri, kaşı, burnu ile kulağı, sesini yavaş yavaş. unuttuğun zaman da o kişi olmazmış. hatırlamazmış. sonra unuttuğunu unuturmuş. ben unutmak istiyom la. her gün ne zaman unutcam diye soruyom kendime, her sorduğum zaman da her şeyi yeniden hatırlıyorum ben, daha net. unutamıyom ben."

28 Ocak 2015

Ölümüm

O sabah alnımda iki ter damlası konuşacak
Yorgun olarak öldüğüme dair
Benim Yeni Sabah’ı bir başkasına verecek gazeteci Yusuf
İskele kahvesinde çayım soğuyacak
İlk vapur yolcuları arasında olmadığımın farkında bile olmayacaklar
Lâz müezzin hakkımda salâ verecek
İmam bildiğini okuyacak
Bozuk düzen makamından
Hiç Çamlıca kuşbaşı kar yağarken ölünür mü diyen
Yarıdan fazlası abdestsiz cemaatim olacak
Ve hepsi de
İyi biliriz diye yalan söyleyecekler
Ertesi sabah Cumhuriyet’te sülâlem sayılacak
Müessif bir irtihal denmeyecek
Ve nihayet
Başı boş hayatım gibi
Başı boş mezarım da taşsız kalacak

Orhan Veli
Rutin düzenin için de kaybolup giderken anlamıştı genç adam, yalnızlık değildi canını sıkan, gitme kal diyecek bir dostun, bir sevgilinin ihtişamlı sözlerinin arkasında durmamasıydı.

27 Ocak 2015

"Beni çöz Miss Marple. İçimden çıkmak istiyorum artık."
Didem Madak

22 Ocak 2015

19 yaşında ki bir çocuğun dövülerek öldürülmesine üzülmek için onunla aynı siyasi paydada olmak gerekmiyor; 'insan' olmak yeterli.


21 Ocak 2015

Ağrı

bağırdım sokaklarına kartondan postlar sermiş ayyaşlara 
bana kerametinizi gösterin 
kerametenizi gösterin bana! 
bir dikişte içtim bir şişe geceni 
yıldız komasına girmek istiyordum, 
istiyordum dolunay çarpsındı beni 
kurt adamlarım serbest kalsındı icabında 
kimin fazladan puştluğu varsa bir sigara sarsındı bana 
kin kusulsundu, öç alınsın 
icabında modern kadındım, ne zaman şişmanlasa ruhum 
hemen yarın yeni bir intihara başladım. 
ben fazla yemesem diyorum baylar yani 
bu kadar hınç bana fazla. 
icabında bir allah bir allah daha 
çok tanrılı bir din ederdi 
bırak müridin olayım istanbul 

18 Ocak 2015

"O öldü. Onlar öldü.
Bileylendi yürekler.
Saçım uzadı,
Altıncı hissim oldu yağmur.
Uzakta, yangınlarda
Külü savruldu çığlıkların.
Gündüz koptu dalından.
Tutsak, ham bir yaşam oturdu boğazıma.
Saçım uzadı,
Tüm göçmenlerin yakasına
Hüzün iliştirildi.
O öldü. Onlar öldü.
Büyüdü kalabalıklar,
Büyüdü sesler.
Korteje katıldı
Sokaktan gözü yaşlı kediler!.."

Aralık 1996 Cihangir

Bu ülke de aydın olmak; ölmektir, işkence görmektir, sürgüne gitmektir, tutsak kalmaktır, yasaklanmaktır. 
Unutmayacağız, unutturmayacağız kırılmaz kalemlerinizi.


                       Uğur Mumcu                                                         Hrant Dink

15 Ocak 2015

Nazım Hikmet

Sen benim 
hangisinden olduğumu anlamak istiyorsan 
cebime sok 
kafanı: 
orda 
aydınlığı okuyan kara ekmek 
sana doğruyu söyler.. 
Şairim 
şiirden anlarım, 
en sevdiğim gazel 
Anti Düringidir Engelsin

08 Ocak 2015

Kafamda Bir Tuhaflık

Aşkta insanın niyeti mi daha önemlidir, kısmeti mi? Mutluluk veya mutsuzluğumuz bizim seçimlerimize mi bağlıdır, yoksa bizim dışımızda mı gelişip başımıza gelirler?
METİN'E METİN
BİR METİN

Metin'in kafasında
bir darp var
Polis
karakolundan
morga kadar
Mosmor
Bir darbe var
yüreğimizde
beynimizde
Soruyor bir işaret
fişeği
Biz ölerek mi
yaşamayı
öğreneceğiz hâlâ...

Can Yücel

Naci Derler Bir Güruha Uğradım

naci derler bir güruha uğradım 
hep biri birinin almış elini 
mekanınız kanda dedim söyledim 
mekan tutmuş hakıykatin ilini 

yüklerin la'l ü gevherden tutmuşlar 
toplayuban bir mizanda çekmişler 
dost bahçesine muhabbet ekmişler 
öğrenigör bağıbanın dilini 

sütleri kudret gölünden alınmış
damızlığı o kırklardan çalınmış 
orucu tutulmuş farzı kılınmış 
hak etmemiş o kuluna zulümü 

aşkın şarabından içtim hak oldum 
kudretten donumu giydim pak oldum 
hem hakk'a ulaştım hem de hak oldum 
anın içün irad etmem ölümü 

aşkın şerbetinden içen aildir 
kırklara nişan gösteren saildir 
şah hatayi hizmetine kaildir 
mevlam esirgesin mü'min kulunu

Erkan Oğur

Metin Göktepe

12 mart 1995’te Gazi mahallesi olaylarında bir genç kız ' Özlem Tunç' yaralanır. her tarafı kanlar içinde bir çöp bidonunun yanına ‘atılmış’ halde bulunup görüntülenen bu kız için ‘öldü’ diye haber yapılır ilk günler basınımızda.. oysa o genç kızı görüntüleyenler arasında devrimci gazeteci Metin Göktepe de vardır...
Olaydan tamamen şans eseri sağ olarak kurtulan bu genç kız, iyileştikten sonra Metin Göktepe ile röportaj yapar ve bu röportajdan sonra da buluşmaya devam ederler...
ilerleyen günlerde yine öğrenilir ki basından evrensel gazetesi muhabiri Metin Göktepe, özlem’e evlenme teklif etmiştir...Sonunu biliyorsunuz bu hazin olayın ancak, Metin Göktepe, Eyüp’te bir spor salonunda polislerce dövülerek öldürüldüğünde sevdiği kızın Özlem’in kafasındaki yanıtını henüz öğrenememişti... 
Ruhun Şad olsun Metin'im

04 Ocak 2015

Indila - Dernière Danse

Her dilde, her şehir de itiraf edilebilir acı gerçekler vardır. Yalnızlık da bir erdemdir. Aşk ise iki kişilik bir oyun. 

02 Ocak 2015

Mucize

Aziz;
Köyün özgürlük sembolü, çığlıkları Kağızman'ın ağıdı,
Atıyla rüzgara karşı koşup, özgürlüğünün tadını çıkarıyordu.
Aşkıyla da küllerinden yeniden doğdu.