06 Ekim 2021

“Neysem o olduğumu, kaçışın ve bölünmemin mümkün olmadığını kabul etmek zorunda kalmak, kuşkusuz en berbat kadercilikmiş gibi gelir. Korkuyorsam, o halde korkuya saplanıp kalmışım gibi görünür. Fakat aslında, ondan kaçmaya çalıştığım sürece korkuya zincirlenirim. Diğer yandan, kaçmaya çalışmadığım zaman anın gerçekliğiyle ilgili sabitlenmiş ya da saplanmış hiçbir şey olmadığını keşfederim. Korku, kötü, negatif gibi kelimelerle onu adlandırmadan bu duygunun farkına vardığım zaman, anında başka bir şeye dönüşür ve yaşam özgürce ilerler. Duygu arkasında onu hisseden kişiyi yaratarak var olmaya devam etmeyecektir artık.”