22 Aralık 2015

Dostum, bizler tarihin üvey evlatlarıyız. Reklamlar bizi arabaların ve giysilerin peşine düşürdü. İhtiyacımız olmayan şeyleri satın alabilmek için nefret ettiğimiz işlerde çalışıyoruz. Hayatta ne hedefimiz var, ne de yerimiz. Biz ne büyük bir savaş yaşıyoruz, ne de büyük bir buhran. Bizim savaşımız ruh dünyamızda. Bizim büyük buhranımız, kendi hayatlarımız. Televizyonla büyütüldük ve bir gün hepimiz milyoner, film yıldızı veya rock yıldızı olacağımıza inandırıldık. Ama olmayacağız ve bu gerçeği yavaş yavaş öğreniyoruz. Ve feci şekilde asabımız bozulmuş durumda.