12 Mayıs 2017

"Bize gülüyorlar Ali. Sanki safmışız, kandırılmışız gibi. Yoksulluktan söz etmenin modası geçmiş gibi gülüyorlar. Zamanın sahibiymiş gibi. Bu alaycı gülüş silahtan daha tehlikeli Ali. Sanki sonunda o gülüş büyüyecek büyüyecek, bütün memleketi kaplayacak. Bizi tomsonlar değil ama bu gülüş yenebilir bana sorarsan. Bazen şüpheleniyorum Ali. Belki de herşeyi anlıyorlar. Kendimizi yırta yırta söylediğimiz her şeyi anlayıp sonra bön bön bakıp gidiyorlar ya, anlamıyor sanıyoruz onları. Belki de basitçe istemiyorlar. Sadece istemiyorlar. Ne dersin Ali?"

İnsan Olmak

“Bazı insanlar, biraz olsun büyüdüklerini görebilmek için küçülmeyi göze alırlar. Yeryüzünde büyüklük tutkusu ile en çok yananlar küçüklüklerinden yakınanlardır. Yine yeryüzünde en çok eğilenler en çok doğrulmak, dik durmak arzusu duyanlardır.”

09 Mayıs 2017

Ünlü gerilla artist, duvarların efendisi Banksy hepimiz için diyor ki: "Kazananlar hiç bir zaman kaybetmeyenler değil, hiç bir zaman vazgeçmeyenlerdir"


06 Mayıs 2017

''Çok acı tecrübeler bize göstermiştir ki, özgürlük hiçbir zaman zalim tarafından gönüllü olarak verilmez; mazlum tarafından talep edilmelidir. Açıkçası benim katıldığım hiçbir eylem, haksız yere ayrımcılığa uğramamış olanlar tarafından yerinde ve 'zamanında' bulunmadı. Yıllardır aynı kelimeyi işitiyorum: 'Bekle!' 
Bu her siyahi insanın kulağında çınlayan kelimedir. Bu 'bekle' hep 'asla' anlamına geldi. Artık anlamlıyız ki; geç gelen adalet, adalet değildir!''


20 Nisan 2017

Kocaman bir çığı düşürenin son kar tanesi olması gibi, bir terk ediliş de kadının sessizliğinden bir çığlık yaratabilir.

15 Nisan 2017

Seviyoruz dedik işte,
Sorma, ne kadar?
Baya çok, aşırı şiddetli.
Kuvvetli, heybetli, artı hiddetli.
Kısaca söylersem, su kadar.
Uzunca, mississippi kadar.
Şirince, pisi pisi kadar,
Elimle, gösteriyim mi?
Nah bak, şu kadar.
Ah, huma kuşu kadar,
Vah, işçi maaşı kadar.
Tüh, az mı oldu bu kadar?
Uzatma işte..
Seviyorum dedim,
O kadar !

09 Nisan 2017

Trent Parke, Çek Cumhuriyeti, 2001 

 “Tren yolculuğunu severim ben” dedi ağzından saçılan dumanların arkasından. Gitmek fiilinin altını, çift çizgiyle en güzel trenler çizermiş ona göre. Otobüs koltuğunda Ramses gibi kıpırdamadan oturanlara, yolculuk ediyor denemezmiş doğrusu. Sonra trenler her zaman bir sır taşıma olasılığı taşırlarmış. İnsanlar vagondan vagona geçtikçe, tuvalete, restorana gidip geldikçe, ilginç şeylerle karşılabilirmiş insan.”

05 Nisan 2017

Beyaz tebeşir kader karartmış tahtaları
Yazar mıyız yeniden kopan yırtılan sayfaları

02 Nisan 2017

Sanırım bazen hepimiz biraz Barış oluyoruz. Bir şey oluyor bazen, bütün dünya senin düşündüğünün tersini bile düşünse o kadar kuvvetli inanıyoruz ki o şeye, gerçekle bağımız kopuyor. Sonrası acı oluyor elbet. Olsun. Samimi bir acı sahte bir mutluluktan daha kötü olabilir mi gerçekten?

31 Mart 2017

“Bir ön yargı biçimidir aşk. İhtiyaç duyduğun şeyi seversin, sana iyi bir duygu veren şeyi, işine geleni. Dünyada tanıya bilsen daha çok seveceğin on kişi varken birine aşık olduğunu nasıl söyleyebilirsin? Ama asla tanımayacaksın o insanları.”